Okul yolu düz mü gider? Yok daha neler!

İkizlerin okula kayıtlarını yaptıralı henüz üç gün oldu ama açıkçası bizim evde okul heyecanı tahmin edeceğinizden çoook daha önce başladı. Daha ikizler dünyaya bile gelmemişken, evimin dibine bağımsız anaokulu yapılacağı dedikodusu dolanıyordu etrafta. Doğmamış çocuğa don biçip yakın çevredeki okul hayallerine daha o gün daldım. E dile kolay, yürüme mesafesinde koskoca bağımsız anaokulu olacaktı, her velinin rüyası… Sabah atacaktım bebeleri, akşam alacaktım. Beş kuruş da vermeden. Ya da şöyle diyeyim: “Üç kuruşa!” Hayali bile ne tatlıydı!

Derken bebeler doğdu, kavga dövüş hayatımız devam ederken bir gün bizim öküztik boyutlardaki ikiz arabasında bebeleri yokuştan ittire ittire, dilim sarkmış halde çıkarmaya çalışırken bir baktım ki karşımdaki arazinin etrafına bir çit çekilmiş. Üzerine de yazmamışlar mı bilmem ne anaokulu inşaatı diye. Abooooovvvv. Bende doping etkisi yaptı. O halde ikiz arabasını nasıl gazladım, eşe dosta müjde vermek için koştura koştura nasıl eve döndüm, hiç unutamam.

İşte o günden beri gözümüz inşaatta. Temel atma törenine bebelerimle iştirak ettim. “Bakın bılişler, okulunuz! Bi bitsin atacağım sizi oraya nihahahha!” “Okul, okul” diye sevinçle zıpladı bebeler, başlarına neler geleceğinden habersiz.

Günlerce önünden geçtikçe inşaatı dikizledik. Ha bugün kolonlar çıktı, ha harcı döküldü, ha sıvası çekildi, ha çerçevesi takıldı… Hiç yoksa yüz resmimiz var inşaatın önünde. Bebelerin ve inşaatın her gelişim aşaması birlikte görülebiliyor. Derken aradan koskoca iki yıl geçti. Okul sözde geçen sene şubat ayında açılacaktı. İnşaat bitti bitmesine ama açılış falan olmadı. Tahmin etmiştim zaten gecikeceğini.

Bu sene kesin açılacak dendi. Binanın yüzde 99’u tamamlandı zaten. Bir yoluna asfalt dökülecek, bir de bahçe düzenlemesi var. Yaz başından beri gelip gittikçe bakıyorum. Yok anacım, geçen şubattan beri bir çivi daha çakılmadı. Aman olsun daha çok var dedim ama sayılı gün işte bir çırpıda geçti. Ağustos geldi, daha okulda tık yok.

Muhtarlık, kaymakamlık, derken milli eğitime ulaştım. Bir numara verdiler bilgi almam için. Sekiz on kere çaldırdım, açan yok. Sekiz on kez daha aradım, sonunda biri telefonun sesine dayanamadı galiba açtı. Aha konuşma aynen şu.

 

– Ha?!

– İyi günler beyefendi. (Uyandırdım, affedersiniz modunda) Ben mahallemizdeki bağımsız anaokulu için bilgi alacaktım.

Evet.

– Şey emm bilgi verebilir misiniz?

Neyini soruyorsunuz?

–  Bu sene açılacak mı?

Vallahiii açılır herhalde.

– Herhalde mi? Kesin değil mi?

Açılır açılır. Öyle gözüküyor.

– Peki kayıtlar ne zaman başlayacak?

Başlar yakında.

– Okullar açılmak üzere ama.

Okullar açılmadan başlar.

– Peki kaç aydan itibaren alıyorsunuz?

Onu telefonda söyleyemem. Buraya gelmeniz lazım.

– Niçin???

Hanımefendi çocuğunuzun nüfus cüzdanını görmeden nasıl söyleyebilirim alıp alamayacağımızı?

– İyi de onu söylemek için oraya gelmeme ne gerek var? Kaç yaştan itibaren okula alınıyor, onu söylemeniz yeterli.

– Tam bir bilgimiz yok.

– Beyefendi, orası milli eğitim değil mi?

– Eveet.

– Siz bilmezseniz kim bilecek?

– Durun bir dakika.

(Telefonu kulağından indirdi, sanırım yan masaya soruyor.)

– Okula kaç aylık alınacak?

(Vır vır vır bir kadın sesi. Adam duymadığımı sanıp onunla konuşmaya devam ediyor.)

– Ya tamam, kadın telefonda bekliyo, söyle bi şiiii. He tamam. (Telefonu kulağına aldı.) 36 aymış.

– Peki sabahçı öğlenci mi olacak? Tüm gün mü?

Vallaaa sabahçı öğlenci olur herhalde.

– Peki tşk ederim bilgilendirdiğiniz için.

– Önemli değil.

 

İşte böyle şahane bir bilgilendirmenin ardından içim içimi daha çok yemeğe başladı. Açılacak mıydı bu okul? Etrafımdakiler en yakın okullara kayıt yaptırmaya başlamıştı. Dimyat’a pirince giderken hepten açıkta kalmazdım umarım.

Derken bir iki gün sonra bir arkadaşım aradı. Okulu sorduğunu, daha milli eğitime teslim edilmediğini söylediklerini söyledi. Aynı numaradan! Ayy delirecektim. Tekrar aradım. Hayattan bezmiş bir amca açtı telefonu. Okulu sordum, birine aktardı, ona sordum, o başkasına aktardı, o da aktardı, ona da sordum, bir bilgileri olmadığını söyledi. Bilen şahıs orada yokmuş. Devlet sırrı mübarek! İki günde bir arıyoruz, merak et de bir sor, sen de öğren yav.

Aynı günün içinde bir kez daha telefon açtım. İlgili şahısa ulaştım. İlgisiz bir biçimde tam tarih verdi kayıt için. Bir hafta sonrası! Günleri iple çektim. Denilen gün okula koşturdum ki kapı duvar. Kulaktan kulağa yayılmış okul açılacak diye. Başka veliler de vardı kapıda. Gelen giden yok tabi. Telefon açtık tekrar. Bir kaç aktarmadan sonra yine ilgili şahsın orada olmadığını, bilgi alamayacağımızı öğrendik. Artık devrelerim yandı benim.

Arkadaşla bastık gittik milli eğitim adındaki devlet kaaavesine. İlgili şahısı bulduk. Çok kibar bir şekilde, “Okul açılır, merak etmeyin, elbet açılır, ne zaman açılacağı belli değil, ama açılır, açılınca açılır, ilgileniyoruz, mutlaka açılır, açılır herhalde, yarın bir gün açılır, siz takipçisi olun, açılınca gidin…” tadında bilgi verdi bize. Bir de endişeye mahal yok diye ekledi, okul açılmasa bile bakanlığımız biz değerli velileri ve öğrencilerimizi mağdur etmezmiş. Biz okul açılacak diye beklerken civardaki okulların kayıtları da dolarsa ne yapacaksın peki abi? Hanımına mı baktıracaksın bizim bebeleri? B planınız ne? Yok yok endişeye mahal yok. Mağdur olmayacağız. Peeeki abi.

Ağlayacaktım! İşimi riske atmamak için bebeleri başka okula yazdırmaya karar verdim. Giderken yolda bizim okulun içinde birilerinin olduğunu gördüm. Hemen daldım tabi. Usta başıymış. Milli eğitimdeki ilgisiz ilgililerden çok daha ilgiliydi sağ olsun. “Okul açılacak abla, merak etme, elektriğini, suyunu bağladık,” dedi. Çok mutlu oldum. Eve döndüm.

Bir iki gün daha bekledik. Bu arada sağdaki soldaki okullardan kayıtların dolduğunu öğrenmeye başladık. Şaka maka bebeler bu sene de başıma kalıyordu ha! Derken bir haber yayıldı. Okula kâğıt asılmış, kayıtlar başlıyormuş.

Yihuuuuu! Haberi aldığım gece evde kol bastı oynadım, horon teptim, gerdan kırdım, göbek attım… Sanki okula ben başlayacakmışım gibi heyecanla uyuyamadım. Nihayet biraz nefes alabilecektim! Ertesi sabah tam dedikleri saatte okuldaydım. Etraftan gelen onlarca veli ve bebeyle birlikte. Okulun yolundaki çamurdan bata çıka okula ulaştık. Ama tabi okulda kimsecikler yoktu. Hrrr. Yaklaşık bir iki saat sonra teşrif etti ilgili erkan. Efendim, kayıt için değil, bilgilendirme için gelmişler. Okulun ne zaman açılacağı belli değilmiş. Açılacakmış ama ne zaman olduğu kesin değil. Ama kesin açılırmış. Açılınca açılacakmış. Belki bir hafta belki üç aya. Biz şimdilik başka yerlere kayıt yaptıracakmışız istersek, okul açılınca nakil alırlarmış.

Oooy oy, etraftaki okulların kayıtları da hep dolmuş. Hiç aklıma gelmeyen bir yerde, hiç aklıma gelmeyen bir biçimde, daha önce adını bile duymadığım bir okula bebeleri kaydettirdim. Bakalım bekliyoruz, bağımsız okul açılınca geleceğiz. Tabi açılırsa. Açılır be, kesin açılır.. Hmm açılır herhalde. Açılır di mi? Açılır, açılır… En azından açılınca açılır.

20 yorum

  1. Ayyyy daraldım walla okurken:) Nasıl zora koşuyorlar bacım seni??
    Neyse inşallah açılırda bebeleri oraya alırsın. Açılır ama di mi?:)

  2. Ah bacım ben ne edem, günlerce kayıt için koşturdum herşeyini hazır ettim, pazartesi alıştırma haftası dediler işyerinden izin aldık hevesle gittik, öğretmen atanmamış, kız zır zır ağlıo okul da okul diye, ne zaman atanacak e bekleyin bakalım, sabır ve küfür eşliğinde bekliyoruz bakalım.

    1. bizimkiler sözde atanmış da gelecekleri okulda yerlerine gelen olmamış :)) gittiğimiz okulda da yeni müdür atanmış, daha başlayamamış, herşey havada

      1. Yazdırdığıma pişman olmaya başladım vallahi, özel kreşlere de servet ödemek istemiyorum dibimde okul varken ne yalan diyeyim.

  3. anacım o okuldan sonraki en yakın okula yaptırıp neden beklemedin açılınca alırdın kaydını

  4. öncelikle geçmiş olsun olan olmuş artık Allah pişman etmesin.benim kızımda başladı yarın 3.günü ama kıskandırmak gibi olmasın yürüme mesafesinde bağımsız bi anaokuluna üç kuruşa yazdırdık bakalım, hem de okulun ilk yılı gıcır yani:)yalnız sadece öğleci 12-5 arası ama olsun yeter bize.

    iki yıl önce oğlumu gönderdiğim okula da öğretmen geç gelmişti biz de kızmıştık hevesimiz kursağımızda kaldı diye ama sonra çok iyi bi öğretmen gelmişti,inşaallah sizin de öyle olur.

    bi de benzer bi okul krizi bizim burda da oldu geçen yıl, vali mahalleyi ziyarete gelince ona şikayet edilmiş dönem ortasında okul değiştirdi bizim veletler.farklı yerlere müracaat etmeyi deneyin bari:)

    HÖÖH NE BİRİKTİRMİŞİM YAV:D

  5. eğitim sisteminden çarpık bir nokta, daha güzel ve daha doğal ışık tutulamazdı her halde bu olaya. açılmayacağı ve senin bu yazıyı yazacağın varmış 🙂 inşallah açılır. açılınca “açıldı” yazısı da bekliyoruz 🙂
    sevgiler
    dubleanne

  6. Bahsettiğin okul şu önümüzdeki okul mu acaba secce?bende beklemedeydim ve fazla bekledim sanırım benim bebe açıkta kaldı 😀

  7. Selcen, yazinda anlayamadigim birsey var. “Bebekler dogmadan evin dibine bagimsiz okul yapilacagini duydum” demissin ama sen gecen aylarda ev degistirmedin mi? Yoksa ayni semtte baska eve mi tasindin? Tabii cok da onemli degil ama sorayim dedim.

    Bir de “Bagimsiz okul” nedir acaba?

    1. yan apartmana taşınmıştım 😉

      bağımsız anaokulu, devlet anaokulu. ama tek bina ve sadece anaokuluna ait. önceden tüm gündü. şimdi yarım güne düşmüş.

  8. Seccecim oğlumu oraya gönderiyorum şuan.o kayıtları alan okul aile birliği başkanı bağyanın anlattığı gibi hiç ekstra bi olay yok.sadece folklor dersi var ücretli olarak onu da istemezsen göndermeyebiliyorsun.kayıtları sözüm ona kasım13 de kapattılar ama geçen hafta 3,bu hafta da 1 öğrenci katıldı üstelik sınıfta 4 öğrenci açık var.sabahçı oldukları için çok talep olmadı sanırım hala alım yapılıyor yani.çok ama çok memnunum 2.dönem için veya seneye de düşünebilirsin.sabahları kahvaltı keşmekeşinden kurtuldum yahu

Ogretmen için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.