Bebelerim doğalı en çok aldığım eleştirilerden biri “hiç gezmemem” oldu. Ben evde ölüm kalım mücadelesi veriyorum, millet takmış gezme gezmeme. Nasıl gezeceğim, kime nasıl gideceğim, kim yardım edecek, gezince ne olacak… diyen yok tabi. Anca “Ay gelmiyorsun, ay hiç gelmiyorsun, öf bi gel artık” lafları. Tabi benim evde yatak odasıyla banyo arasında aylarımı geçirdiğimi şaka sanıyor millet. Bebelere tutturduğum rutin bozulmasın diye anama bile gitmediğimi de kimseye anlatamıyorum. Bize geldiklerinde zaten yaratılıştan çekingen olan çocuklarım kendilerinden uzak durunca millet pat lafı yapıştırıyor: “Ah işte bak gezmiyorsun, insana alıştırmıyorsun, böyle yabani olmuş çocukların.” Nasıl gezeyim yahu? Hem benim bebelerim mi insana alışmadı? Doğduklarından beri bir ordu insanla bakıyorum. Çocuklar çekingense ben ne yapayım? Sürekli bir gönül koymalar “Ay otuz kere çağırdım da gelmedin / Ayol bir uğrar insan / Sen benim evin yolunu hatırlıyor musun” gibi laflar. Ben “İki bebeyle çok zor oluyor, yemekleri, uykuları, düzenleri…” diye derdimi anlatacak oluyorum, cevap hemen hazır: “Biz hiç mi çocuk büyütmedik? Yanlış yapıyorsun. Çocuğa uyacağını, çocuğu kendine uydur. Sen bak bize bir gel, kapıdan gir, rahat rahat otur, söz ben bakacağım bebelere.” Yine bıdı bıdı laf yediğim bir gün dedim ki “Yeter ulen. Gideyim de görsünler günlerini!”