Taşındığımdan beri siteye yazı gireyim diyorum, bir türlü ne yazacağıma karar veremiyorum. Nasıl taşındığımızı mı anlatsam, sıradaki konulardan birini mi yazsam, yeniliklerden mi söz etsem, yoksa doğum hikâyesine mi devam etsem… Günlerdir sırf bu yüzden bir şey yazamadım işte. Ama sonunda şeytanın bacağını kırdım, doğum hikâyesi ile devam etmeye karar verdim. Başını bilmeyenler şuradan başlayabilir.
Ambulans hastaneye sorunsuz girdi. Meğersem kadın doğuma zaten bir ambulans bekleniyormuş. Onun için herkes teyakkuzdaymış. Tabi ki beklenen hasta ben değildim. Bir dalavereye geldi, girdik işte. İçeride anladılar yanlış hastayı aldıklarını. Allah’tan foyam ortaya çabuk çıktı da yok yerden bir ameliyata sokulup organlarım falan alınmadı. Neyse, işte öyle böyle kapağı içeri atmıştım, artık isteseler de çıkmazdım dışarı!