Pes!

Ramazandan hemen önce pikniğe gittik. Kene korkumdan giderken bebelere uzun pantolon ve çorap giydirmiştim. Eve dönünce banyoya soktum. Kene kontrolü yaptım. Bir şey yoktu. Ertesi sabah kalktım. Bir kontrol daha yapayım gündüz gözüyle dedim. Ayyy oğlanın kaburgasının altında. Minnacık. Bit gibi. Ayakları dışarıda. Kafayı sokmuş içeri. Cuk cuk cuk oğlumun kanını emiyor. Iyyy! Nasıl fena… Okumaya devam et Pes!

Hacı Secce – 3. Bölüm – Hadi bismillah…

Çocukluğumun Ramazanlarını çok hatırlamıyorum. Yalnızca birkaç şey var aklımda kalan. Mesela ilkokul dörde giderken ilk orucumu tutmuştum. Okula gitmeden çaktırmadan banyo çeşmesinden su içmiştim. 🙂 Eve döndüğümde de önüme bir bardak su koyup “Allah’ım ne olur, unutayım da şu suyu içeyim” diye dua etmiştim. Ama unutmadım. :/

Hileci Hurdacı

Bir çok insanın aksine çocuklarla oyun oynamayı seviyorum. Gerçi kastettiğim öncelikli olarak evcilik değil. Aman evlenmişim, evimi yuvamı kurmuşum, işi tekrar dramaya dökmeye ne gerek var? Hem zaten bebeler de bana sürekli köpek rolü veriyor. Rolümün hakkını verememenin ıstırabını yaşıyorum. Ama ne yalan söyleyeyim yine de oynuyorum. Açıkçası evciliklerde -olur da kapabilirsem- en sevdiğim rol ben-anneymişim-şimdi-uyuyormuşum-siz-ikiniz-oyun-oynuyormuşssunuz… Okumaya devam et Hileci Hurdacı