Kocaeli Kitap Fuarının ardından

(Aylar sonra ilk kez tıpkı eski günlerdeki gibi oğlanı ayağıma, kızı da yanıma alıp bebeleri öğlen uykusuna yatırdım. Yine tıpkı eski günlerdeki gibi onlar uyanmadan yetiştireyim diye parmaklarım birbirine dolanarak bloga yazı girmeye çalışıyorum. Vay be özlemişim bu heyecanı. 😉 ) Dün bir ilki gerçekleştirerek bebelerden önce uyandım. Sonra da çocukları yataktan söküp Kocaeli kitap… Okumaya devam et Kocaeli Kitap Fuarının ardından

Mühim Duyuru – (Okumazsanız üzülürsünüz!)

Küçükken bol seyahatli bir işimin olmasını çok isterdim. Sık sık gezeceğim, yeni insanlar, yeni yerler göreceğim, müthiş anılar biriktireceğim… İşte bu hevesle tercümanlık okudum.  Ama kader işte, okul bitip de işe girince, bırakın dünyayı gezmeyi kapının önüne çıkamaz oldum. Artık iki metre karede can sıkıcı çeviriler yapan bir tercümandım. Sabahın köründe başlayıp akşama kadar, hatta… Okumaya devam et Mühim Duyuru – (Okumazsanız üzülürsünüz!)

İlk Analar Günü Hediyem, ve galiba da son :(

Ben küçükken bizim evde anneler günü kutlanmazdı. Babam “gavur adeti / kapitalist oyunu / ananıza her gün bayram” der geçer, anam için de zaten ona ne gerek vardır, buna ne gerek vardır, para harcamaya zaten hiç gerek yoktur. Bizim için de hava hoş tabi. Zaten anneme hediye beğendirmek de mümkün değil. Olmadığı daha iyi. Gelgelelim bebelerden… Okumaya devam et İlk Analar Günü Hediyem, ve galiba da son 🙁

Yayım tarihi
Biraz da benden olarak sınıflandırılmış

Mesaj Yığını

Ortaokula gidiyordum sanırım. Number 1 TV’de Demet Sağıroğlu çıkmıştı. Konuk sunucuydu galiba. Programın sonunda iletişim için mektup adresi verdi. Ben de düşündüm, kim Demet Sağıroğlu’na yazar ki? Yani tamam tatlı kadın da mektup yazacak kadar hayranı olabileceğine inanmadım. Lüzumsuz derecede empatik bir tipimdir, kadın için üzüldüm, adres verecek kimse yazmayacak, üzülecek diye. Oturdum ben yazdım… Okumaya devam et Mesaj Yığını

Yayım tarihi
Biraz da benden olarak sınıflandırılmış

Seçmece bunlar seçmeceeeeeeeeeeeeeeee

(Bu yazı taslakta bekliyordu nicedir. O yüzden bayat bayat kokabilir. Burnunuzu kapatıp okuyun.) Ooo bakıyorum da mart kapıdan baktırmış, herkeste bir okul telaşı başlamış. Çocuğu seneye nere göndersem derdi aylar öncesinden stres hormonlarını salgılatmaya başlamış. Her sene bu aylarda bloglar çiçek açıyor: “Okulumuzu seçerken nelere dikkat ettik?” cinsinden. Kaç okul gezdik, nelere baktık, kaç seminer… Okumaya devam et Seçmece bunlar seçmeceeeeeeeeeeeeeeee

Çocuklarda dürtüsellik

İlkokulda bir sınıf arkadaşım vardı. Bir an yerinde durmazdı. Derste de oturmazdı. Her fırsatta ya kalem açmaya ya bilmem ne yapmaya sırasından çıkar sınıfta dolaşırdı. Çok disiplinli bir o kadar da iyi bir öğretmenimiz vardı. Çocuk öğretmenimizi çıldırtırdı. “Kurt mu var oğlum sende?” derdi öğretmenimiz. Ya da “Yerinden su mu çıktı? Niye oturmuyorsun?”

Yayım tarihi
Oradan buradan olarak sınıflandırılmış

Ben sizin ananızım!

Hani derler ya çocuklar 5 yaşındayken anne babalarının her şeyi bildiğini sanırlarmış. 15’lerine geldiklerinde anne babalarının hiçbir şey bilmediğini düşünür, 50’sindeyse “Ahhh anam babam, olaydınız da size soraydım,” derlermiş. Külliyen yalan! Benim bıcırıkların beş yaşlarına çeyrek var. Şu çeyreklik zaman diliminde kafalarına bir şey düşmezse korkarım ki 5 yaşına “De get yeaaa anam ne bilsin!”… Okumaya devam et Ben sizin ananızım!

Çocuk Kitapları Şenliği

Malumunuzdur millet olarak bebelerimize pek bir önem veririz. Her şeyin en iyisini onlar için sağlamaya çalışırız. Yemez yedirir, giymez giydirir, kendimiz kitap okumaz, ama bebelerimiz okusun diye kırk takla atarız. İşte bu yüzden koca koca panolardaki Çocuk Kitapları Şenliği duyurusunu gördüğümde her yurdum anası gibi benim de  ağzım kulaklarıma vardı. Çocuklar süper kahramanlarla eğlenecek, masal… Okumaya devam et Çocuk Kitapları Şenliği