Yıllar önce Kanada’da göçmen olarak yaşayan bir Türk aileyle karşılaşmıştım. İlköğretim çağında üç çocukları vardı. Çocuklar ve anneleri Türkçe, İngilizce karışımı garabet bir dil kullanıyorlardı. Mesela annesi “Hemen sit yapın,” diyordu, çocuklar window kenarına oturmak için fight ediyordu. Büyük kız arasında peynir olan bread’i want ederken, küçük oğlan blue topunu evde forget eden annesine kızıyordu. Yemin ederim, aynı böyle konuşuyorlardı. Etraftaki herkes de onlara uzaydan gelmişler gibi bakıyordu. Elbette, – kahretsin ki yine– ben bu durumu çok kınamıştım. Şimdi benim bebelerle konuşmama dikkat ediyorum da keşke Kanadalı göçmen aile gibi konuşsaydık diyorum. En azından onları anlayan çıkıyor, bizi anlamanın imkânı yok. Çünkü ne konuştuğumuzu açıkçası ben bile anlamıyorum!
Oldum olası kelime uydururum. Sonra da öyle kullanırım. Etrafımdakiler de bilir, ne dediğimi anlar. Mesela bir Lopera Şitam vardı. Bildiğimiz patatesli yumurtaya verdiğim isimdi. Kız kardeşim yıllarca onun gerçek adının Lopera Şita olduğunu sanmış. Yirmi yaşında koca kızken aydınlanmış!
Bebelerim doğdu doğalı onlar için de sürekli isimler uydurdum. Bunlardan en çok nasibini Amet aldı. Bili bambaçe diyorduk ona. Sonra Aşk Bılişi demeye başladık. Uzun geldiği için şimdi sadece Bıliş diyoruz. Dün parkta kıza kardeşinin adını sordular, “Bıliş Ameet,” dedi. Kadınlar haa hıı dedi ama eminim bir şey anlamadı.
Bebeler bazen de birbirine Çintik diyorlar. Ne mi demek? Bilmem. Uydurdum işte. Gıcık olduğum bir şey yaptıklarında “Çintikalileşmeyin” diye bağırıyordum. Ne demekse? Sonra gıcıklık yapanın adı Çintik oldu. Şimdi birbirlerine kızdıklarında “Çintiiiikk, yaaa çintiklik yapmaaaa. Çintikalileşmeeee,” diye bağırıyorlar.
Bir de pampamız var. Düştüklerinde dikkatlerini dağıtmak için “Aaa pampa oldu,” diye bağırıyordum. Geçen kız oğlanı almış yere yıkmış, “Ne yapıyorsun anneciiim?” diye bağırdım. Gayet net bir cevap geldi: “Bılişi pampa yapıyorum, anne!”
Çocuklara şefkat gösterirken de “Oy gaman gaman” diyorum. Tabi yine uydurma bir kelime. Dün kız bir arkadaşın bebeğine “Gaman, gaman” diyerek cici yaptı.
Bu örnekler daha uzar gider. Sanırım yine bir an önce kendime çeki düzen vermenin vakti geldi. Yoksa kısa bir süre sonra bebelerimin konuştuğunu kimse anlamayacak. Millet onlara uzaydan gelmişler gibi bakacak.
ahaaa süper kendinize ait bir dil geliştirmişsiniz:) yakında özerkliğinizi istemediğiniz sürece bence bir sorun yok:) keyfini çıkartın:D
:))))) özerklik durumu var evet..güzel tesbit
:))
size ait bir dil ne güzel işte..bence aynen devam edin 🙂
sayende kimseyi yermememiz gerektiğini bir kez daha anlıyorum 😀
çocuklarım iki dilli olsun isterdim de ikincisinin de diğer insanların da konuştuğu bir dil olması tercihimdi:)
:)supermis.. bizde de mevcut bunlardan ama kucuk hanim gecmedi daha konusmaya.. bakalim gecerse duyariz belki bebilisko, bambilibala, tontolok, bonculus, gabirisko..
işin ilginç yanı uydurulan kelimeler en az 9 hece yahu. biraz daha kendimizi az yoralım demiyorum hayret
Benim herif buna şaka olsun diye eğitmek diyor. Bebemiz henüz konuşmuyor ama dayıya hala, teyzeye amca dedirtmeyi planlıyormuş. Biz doğrusunu söylüyoruz da ne oluyor en azından güleriz dio erkek işte
:))))
:))))))))))) allahım yaa
kaç gündür okuyamamıştım bloğu, okudum da rahtaladım çok şükür.
Şu yeni ürettiğin kelimeleri TDK’ya da önersene, belki tutar? çocuklar da övünür, bu kelimeyi biz taaaa bebekliğimizden beri kullanırız diye 🙂
yokluğun hissediliyordu bacım. bunun adı findel diye bir çocuk kitabı vardı. okumuş muydun?
Çok gülüyorum sana, ne kadar süper bir kadınsın.
Ama şu siteye az biraz bebe fotoğrafı yükle ya 🙂
ay yemin ederim ikinci kere okumadan yayımlıyorum yazıları. sonra fırsat bulunca girip imla hatalarını düzeltiyorum. foto koymak istiyorum ama vakit yok yaa
benim kızımın da küçükken bir PARATİNOS krizi vardı aylarca ne olduğunu anlamak için maaile seferber olduk ama sonuç kendiliğinden gelişti .patos cipslerinden çıkan taso denilen oyuncakmış ..şimdi anlatıyorum da gülüyo.bence sende yaz kenara diycem sonradan komik oluyo ama zaten burası var..blog ..ölmez bir hatıra:))))
paranitos mu? haha. eczacı olacak snein kız, demedi deme
Bebelerinizle ilişkiniz gerçekten çok sevimli. Bütün zorluklarına rağmen ,yaşadıklarınızı mizahlaştırabilmeniz ve pozitifliğiniz gerçekten takdire şayan. Büyüdükçe dertleri de büyüdüğünden insan bazen bugünlerini mumla arıyor.
Sizse bütün yaşadıklarınızın tadını da çıkartabiliyor gibi duruyorsunuz. Allah size kolaylık versin ve tadınızı hep koruyun inşallah. Sevgiler…
çok teşekkür ederim yeşim. inşallah
Valla benim gibi konusuyorlarmis 🙂
Eger o gun Annemle konusmussam Jared la konusurken araya turkce kelimeler serpistiriyorum.
Uzun zaman Annemle konusmamissam onunla da ingilice serpistirerek konusuyorum.Simdi benim garip oglan konusmaya basladigin da ne oluyor yahu diyecek , ya da ortaya TURKLISH diye yeni bir dil gelistirecegiz 🙂
anlıyorlarsa daha ne. oğlunla düzgün konuş ama o türkçeyi bi tek senden duyacak.
Reblogged this on Emrah Agdas.
bi kerem lopera şita ismini senin uydurduğunu biliyorum. benim saflığım patatesli yumurtayı senin uydurduğunu sanmamdı. şimdi hangisi daha kötü bilemedim. ><'
🙂 pardon yanlış anlamışım
yaa çok güzel, bunu bende yapıyorum…Mesela aybike sevimli bi şey yaptığında “gödüşüm” diye seviyorum…o ne demekse:)))
:)))) gödüşüm mü?? göbüşüm gibi
Bende değil de, eşimde vardır değişik kelime üretme yeteneği. Cıngıldamak diye bi kelime var örneğin, çok ses yapma manasında,ağlayana cıngıldama deriz falan :d her kim o? diyene Abuzittin der kapıda :d daha bir sürü şey var aklıma gelmiyor şimdi