Herkes bir değil-miş!

Bloguma arama motoruna “ikiz bakımı” yazarak ulaşan insanların olduğunu görünce acayip stres oluyorum. İnşallah hamile değildir diye içimden geçiriyorum. Açıkçası ben hamileyken böyle bir siteyle karşılaşsam acayip gerilirdim. “Her satırı şikâyet şikâyet. Bu ne be! Doğurmasaydın, doğurduysan da kendine saklasaydın” diyesi geliyor insanın, biliyorum. Ama sloganı “Çektiğimi bir ben bilirdim, bir de siz bilin istedim”… Okumaya devam et Herkes bir değil-miş!

İkizlere tek başına bakılır mı?

Hmm. Zor bir soru. El-cevap: yani bakılır bakılmasına da Allah o durumda kimseyi bırakmasın. 🙂 Özellikle ilk bir sene ikizlere tek başına bakmak imkânsız gibi bir şey bence. Çoğunuzun içinden  “Çocuk var çocuk var. Usluysa bakılır,” diye bir düşünce geçtiğine eminim. Ama uslu bile olsa iki bebeyi aynı anda tek başına büyütmek – Shera bile… Okumaya devam et İkizlere tek başına bakılır mı?

Yoo delirmedim, sadece uykusuzum

Bebelerim doğduğundan beri doğru dürüst uyku yüzü göremedim. Önce prematüre sıkıntıları, arkasından aylarca bitmeyen doğal gazları, dişleri, çişleri, hastalıkları… derken bugünlere kadar geldim. Bugün tam 16 ay 25 günlükler. Oğlan şükür iyi de kızın hâlâ doğru dürüst gece uykusu yok. Gecede 6-7 kez kalktığımda “Vay be amma iyi uyudum” diye yataktan çıkıyorum. İlk bir sene… Okumaya devam et Yoo delirmedim, sadece uykusuzum

Bakıcı peşinde

Bebeklerime sekiz ay annem ile baktım. Zavallı annem Pazartesi sabahı daha gün ağarmadan evinden çıkar, iki otobüs bize gelir, Cuma günü gecenin bir vakti evine dönerdi. Sanmayın ki hafta sonunu evinde geçirebilirdi. Ya Cumartesi ya Pazar telefon açar, telefonda ağlardım “Yetiş anne” diye. O da kalkar yine gelirdi.