(Yasal Uyarı: Bu yazı kızımın deyişiyle “iggggrenç” oğlumun deyişiyle “diksinç” olaylar içermektedir. Midesi hassas şahsiyetler okumasın. Sonra “Ay midem bulandı, ay kustum, ay kaka kokusu burnuma geldi, ay Allah belanı versin,” gibi yorumlar istemem ona göre!)
Yine aynı cümle ile giriş yapıp henüz tuvalet eğitimine başlamadım diyerek geleneğimi bozmamak isterdim ama günler öncesinden yayınladığım fragmanla siz konuyu zaten biliyorsunuz: Evet, kız için tuvalet eğitimine başladım. Kızı seçtim, pikaçu, çünkü yaş desen, 2,5’u geçti, kemale erdi; dil desen bir karış; cinlik desen tam bir cimcime; o öğrenmeyecek de kim öğrenecek dedim. Fragmanda fırtınalar kopacak zart zurt yazdığıma bakmayın, açık konuşayım bir, hadi olmadı iki günde kazasız, belasız bu işi halledeceğimi düşünüyordum. Sanıyordum ki “Bak kızım bu don, buna işenmez, çişin gelince bana haber ver,” diyecektim, o da “Tamam annecim” diyecekti, olay bitecekti. Hemen koşarak size yazacaktım. Siz de ooooo maşallah ne zeki, ondan beklenen buydu, süper süper… diye övgüler düzecektiniz, beni örnek çocuk yetiştiren anne olarak gösterip omuzlarınıza alacaktınız, havaya atıp tavana yapıştıracaktınız… Ah neler hayal etmiştim. Tabi yine yanıldım! Her zamanki gibi!