Sevgili Doris,
Nasılsın bacım, iyi misin? Beni sorarsan iyiyim. Bebelerle boğuşuyorum işte. Lafı hiç uzatmayayım, bebeler uyurken hemen şu mektubu bitirmem lazım, o yüzden hemen sadede geliyorum. Şekerim, açıkçası bir konuda biraz kendine çeki düzen vermeni rica edecektim. Hayır, bizim evdeki durumu etkilemese hiç sorun değil ama, senin yüzünden zaten zor olan hayatım daha bir zorlaştı. Ne o hemen kaşların çatıldı? Daha ne diyeceğimi bile duymadın. Aaaa seni kıskandığımı sanıyorsun öyle mi? Üstüme iyilik sağlık! Neyini kıskanayım ayol, neyini kıskanayım?
Hahhayyy, hiç gülesim yoktu. Kocasını kıskanıyormuşum. Koca çekmeceyi alıp havada ters yüz etmeden içinin boş olduğunu anlayamayan tüysüz gerzek kocanın nesini kıskanayım be? Bir kurabiye yapıyor, emme basma tulumba gibi yüz on kere “Yumurta, un, şeker, hepsini birden karıştır!” deyip duruyor. Adam başlı başına gürültü kirliliği. Tamam, evin her işini yapıyor olabilir, ilk gördüğümde kabul ediyorum – dünya ahiret kardeşim olsun- biraz gözüm düştü ama anladım ki bu sana çok kıymet verdiğinden falan değil, hiç boşuna havalanma. Neden miymiş? Adamda hormon bozukluğu var ayol, taaa okyanusun bu tarafından bile belli oluyor. Yakında memmeleri de çıkacak, bak yazdım buraya, çıkınca hiç şaşırma, işini yaptırmayı bırak da bir doktora götür herifi.
Aman aman amaaaaaaaaan, daha neler. Çocuklarına güzel davranışını kıskanıyormuşum. Yemezler, anacım, kimi kandırıyorsun sen? Evinizde günde üç beş dakika yapılan çekimde ben de bilirim kırıta kırıta poz vermeyi, bebelerimle canım cicimli konuşmayı. Kim bilir kamera arkasında neler ediyorsun o bebelere? Bak feysbuktaki videolarıma. Ben de ne kadar kibarım yavrularıma. En fazla “Aaa canlarım duvarları çizmiyoruz amaaa,” diyorum en kibar ses tonumla. İzleyen de bir gün önce duvarları çizdiği için bebesine bağırdığını hatırlayıp benim anneliğim karşısında vicdan azabından ölüyor. Aynı taktik sende de var, bilmiyor muyum sanıyorsun? Sen kimi kandırıyorsun?
Ayrıca fırsatını bulmuşken söyleyeyim, Türkçen de çok bozuk. “Doktora gitmek istemiyorum,” diyen çocuğa “Neden olmasın, Kaaayuuu?” denir mi be? Nerede öğrendin sen Türkçeyi? Her bölümünde ayrı bir gaf var. Türkçeleri bozulacak diye bebeleri tek başına ekran karşısında bırakamıyorum vallahi. Bıktım her hatanı düzeltmekten.
Tamam, tamam, uzatma. Kıskandığım falan yok seni. Sadece bir şey söyleyip bitireceğim mektubu. Kuzum, o nasıl bir bebe beslemek? Hayır, kaynanan da hayatta, görüyor seni de tek laf etmiyor, anlamıyorum ki bu işi. İlla beni konuşturacaksınız yani. Ne biçim şeyler yediriyorsun sen o çocuklara? Varsa yoksa kurabiye, meyve suyu. Üstelik meyve suyu sandığın şey marketlerde satılan boyalı sular be. İnsan hiç olmazsa elinde sıkar. Millet çocuğunu güzel beslemek için taze taze buğday çimi suyu sıkıyor, sen çocuklarına neler içiriyorsun. İçleri boyanıyor, yazık günah. Kurabiyeye de basıyorsun şekeri. Pekmez koy. Beyaz unla da yapma. Tam buğday kullan. Minnacık çocukları elinde oyuncak ettin. Bir kere de sebze, meyve yedikleri yok. El kadar Rozi’ye dayıyorsun makarnayı. Kıza et suyuna çorba yap. Kemikleri güçlensin. Zaten doğru düzgün de emzirmedin. Ayrıca pizza, hamburger de ne yaaa??? Biz burada eve sokmuyoruz, sen ödül olarak yediriyorsun çocuklarına. Bakma şimdi bakımsızlıktan kemiklerinin sayıldığına, iki gün sonra obez olacak o bebeler. Haftada en az iki kez balık ve köy tavuğunu ihmal etme. Tek evindekileri kötü beslesen iyi, bizim bebelerin de gözü düşüyor seninkilerin yediklerine. Oğlan tutturmuş bir kurabiye türküsü. Kız da hamburger diye ağlıyor. Hepsi senin yüzünden. Zaten zor bir hayatım vardı, iyice içine ettin. Rica ediyorum, bundan sonra dikkat et. Bir dahaki sefere mektupla falan uğraşmam, direk seti basarım haberin olsun. Hadi hadi, kal sağlıcakla.
Secce Bacı
gulmekten öldüm bittim yandim kül oldum hahahahahahahahahahahaha Secce çok yasa emi :)))
😛
Secce,
olmayacak böyle o Doris çocukları da kendi gibi yapacak desene
(en azından kadının kayınvalidesi Türk olsaydı bari)
(üfff şimdi bunları yazarken aklıma geldi, bu çizgi filmden ne entrikalı bir dizi çıkardı. Şöyle 300-400 bölümlük)
Rozi’nin emzirme zamanı geçtimi acaba bekleyelim babasının ….. çıkınca o emzirir belki.
Belki adamcağız ordan yırtar senin gözünde.
hahahaa
adam bi de süt annesi olsun. yazık hem analık hem babalık yapıyor zaten:)
‘Secce Bacı’ imzası daha güzel ve samimi oldu 🙂
tamamen onun ve çocuklarının iyiliği için yazdığımızı ve konuştuğumuzu bilsin Doris.
🙂 bacı kimliğimle konuşayım dedim hehe
Bence bu mektuba Doris’ten de bir cevap gelse
tam süper olacak o zaman.
Her şey iyi güzel de Eren’in listesi öldürdü beni. NAzi kmapında yaşarım daha iyi.
erenim yavrumun listesi beni de öldürüyor ama sağa sola hava atmam gerektiğinde kullanıyorum. tavsiye ederim
😀
Benim listemle niye hava atıyon la? Herkeşler kendi listelerini hazırlayıp onunla hava atsınlar.
Eren
haha gördüğün gibi aslında çok da hava atılacak birşey değilmiş bacım. ne psikopatlığın kaldı ne manyaklığın. ama ben daima arkandayım bacım. ya da yanında, nerende istersen:)
ölüm tehditleri alıyorum Secce!
Arkamda dur sen en iyisi, kollamam gereken çok şey var :))
Eren
hahaha eren, hiç gülesim yoktu. allah korusun sana bir şey olursa ben leylaya bakarım merak etme. çim suyu da sıkarım, ot da yolarım. saçımı süpürge eder, suyuna yoğurt mayalarım. gözün arkada kalmasın.
çok güldüm yaa çok alemsin secce:)) süper olmuş bu mektup:) bence direkt kanala gönder:)))
hay aklınla bin yaşa buya
Süpersin sen yaa :)))
🙂
off koptum yaa gülmekten. bi de ltf pepe’nin şuşusuna mektup yazar mısın. maymun’a maymuş, abi ye abiş dedirtmesin…
hahaha bak bilmiyordum. pepeye tahammül edemediğmden hiç açılmıyor. ama madem göreve çağırdın. konuyla ilgleneceğim. tşk ederim:)
eren gerçek mi ya? o ne liste çim suyu ne beee?
oku oku, linkini verdim. amcam kanser hastasıydı, o da içiyordu vücut direncini artırıyormuş. ben de denemek istiyorum
anam baktım eren de kayyular da amerikalı 🙂 okuduğumdan ve kayyudan bunu anladım ben :p
Mektuba bayıldım gercekten duygularımıza tercuman olmus vesselam….ama su yemek listesine bayıldım (!)oda nesi öyleee?????
aaaaaaaaa aşkolsun, eren pirimizdir, duymasın dediklerini parçalar ayrıca:)
Hahaaa çok komiksin :)) Bide hep aynı elbiseleri giyiyolar. Pasaklılar 🙂
bi kışlık bi yazlık modu var. üç beden de büyük:)
%100 katılıyorum yazdıklarına. İdil geçen gün tutturmuş sıcak çikolata içicem, diye. o ne dedim, meğer kayyu içiyormuş. hadi o olsa gene iyi. bir ara akağaç şurubu istiyordu kız:))) dün de puding istedi. onu da klayyu da görmüş. puding yaptım da rahatladı kuzu. hayatında sevmediği o şeyi yedi iyi mi:)
hahaha şu akçaağacı şurubu bizim evde de kriz yaa. zıkkım yiyesice
Helal kız agzinin payını iyi vermissin. Senden iyi kaynana olur potansiyel sağlam. Ereniko da nokta koymak baaaabinda yüzüne tükürsün dorisin olsun bitsin :))
:))
Ben de cin ifrit oluyorum caillou’nun anasına.Demek benim gibi düşünenlerde varmış.Kadın sinirleri alınmış gibi geziyor evde.Çocuk bir kavanoz unu boca etmiş yere kurabiye yapıcam diye anne gayet sakin uyarıyor ben olsam fıttırırdım.Ama kıskanmıyo değilim keşke bende öyle olabilsem
ben öyleyim. hehe. kızım poz bunlar bee. yutuyorsunuz siz de!
haddini bilsin artık bu mektuptan sonra ..gerekirse giderken benide çağır..koşup yetişirim bacım..
allah razı olsun yasemin:)
Alemsin secce, birinin duruma el atması gerekiyordu:) İyi ki uyardın bu hatunu. Bizimkiler daha tv izlemiyor ama ben de düşünüyorum nasıl olacak bu iş diye.
çok şımarmıştı.
ben de el kadar kızıma milkinis verdim bayram ziyaretlerine giderken yolda oyalansın diye ,utanmadan da resmini koydumdu bloğuma.Şimdi hemen gidip altına şunları yazmayı planlıyorum:Bazen milkinis veriyorum,”Bazen de bademin ezilerek çıkarılan yağıyla balı karıştırarak sandviç yapıp koyuyorum..”yersen!
hahaha
Secce, Allah iyiliğini versin, gerçekten iyiliğini versin, sen iyi ol da böyle şahane yazılara imza at her daim..
Sabah açtığımda posta kutuma düşün mailinle güne gülerek başladım sayende.
iyi etmişsin ama bu Caillou’nun Anasının hakkından gelmekle.
Karı bulmuş bütün evin işini yapan, çocuklarla uğraşan kocayı,moral yüksek tabi; çocuğuna tabi patronuyla konuşan işçi kibarlığında konuşuyor..
tşk ederim ceylin.senin mesajın da beni güldürdü. hep gülelim bacım birlikte:)
:-)))bunu yeni gördüm, eline sağlık. Bizim evde de bir Caillou bağımlısı var; ben de Caillou’nun kendisine de annesine de babasına da sakinliklerine de uyuz oluyorum, insaf ya. Hele o cekmece sahnesini gordukce deliriyorum.
cailloyu çok seviyorlar yaa. açıkçası ben de seviyorum:)
off kayyumu da sevmiyorum anasını da annem diyor ki bu kayyu yusuf (öbür torunu) doğduğunda 4 yaşındaydı…YUsuf 4,5 yaşında ama çocuk hala 4 yaşında gelişim problemi bu yedirdiklerinde olsa gerek Selcen :)))
Bu arada kayınvalide kayyum diyor..Duru ona öyle öğretmişşş 🙂
pazarcıların kaylo demesinden iyidir. insan bi bakar yav, o kadar satıyorsunuz, adı neymiş diye
secce sen hiiç yaşlanmazsın eminim bu matraklıkla. her olayda kendıne komık birşeyler buluyorsunya bayılıyorum
ben yaşlanmam ama yanımdakini öldürürüm bacım bu genişlikle hehe:)
El kadar Rozi’ye dayıyorsun makarnayı. Kıza et suyuna çorba yap. Kemikleri güçlensin. Zaten doğru düzgün de emzirmedin…..öldüm gülmeten, sen çok yaşaaa…
Secce Bacı ben çok bağıran bir anneyim, bugün çocuklarıma bağırmak istemiyorum diye yazıları tararken senin sayfayı buldum. Bu yazıyı da çok gülerek okudum.Ama gerçekden çocuklar bu caillu dan çok etkileniyorlar. Anneden özellikle 🙂 ama yorum yazan Ceylin in annesi arkadaşın dediğine aynen katılıyorum : iyi etmişsin ama bu Caillou’nun Anasının hakkından gelmekle.
Karı bulmuş bütün evin işini yapan, çocuklarla uğraşan kocayı,moral yüksek tabi; çocuğuna tabi patronuyla konuşan işçi kibarlığında konuşuyor..
Benimde böyle her işimi yapan, yemeği yapan sofrayı toplayan, 1 günlüğüne bir yere gitsem geldiğimde evi enkaz halinde bulmadığım, çocukların üstünü giydirmekden tutda derslerini yaptırmaya kadar bütün iişlerine bakan bir kocam olsa bende çok sakin olurum valla 🙂 Ama tabi şükretmek lazım ki çocuklarımız ve eşimiz işimiz var Allaha şükür 🙂
:))))))))) ne süper bir tesadüf. genellikle beni arama motorunda “kadın çığlığı / deli gibi bağıran kadın / anırma” kelimeleriyle buluyorlar. onur duydum aramanızla. tşk ederim:)
evet seni bir de artık ¨buğday çimi suyu¨yla bulacaklar. o zaman ocağıma düşeceksin işte hahaha
Eren
yakında çok ciks bir yeni okuyucu profilim olacak yani. heyacanla bekliyorum.
Selcen bir şey soracağım ya.Bu tip yemek listelerini çocuklarına uyguladın mı?Ne kadar da çok yiyecek ve veriliş şekli zamanı varmış…Çocuğu büyütmek zaten zor bir de bu listelere bağımlı mı yaşayacağız?
liste takip etmedim. ama beslenme kurallarım var. ben hep listelere bakar fikir edinirim. yoksa aman sabah şunu akşama bu diye bir derdim yok. zaten yedirdiğim yelpaze belli. sebzesi, eti, tahılı… gayet dengeli verdiğimi düşünüyorum. zaten benim bebeler birkaç öğün üst üste aynı şeyi yemez.